ANNEMDEN MEKTUP VAR-13 /“Ne O Baba" ve Filistin

 


Ne o; hazırlıklar başlamışCenazede halay mı çekeceğiz(?)

Selam bile vermeden, bu nasıl bir giriş anne, diyen şaşkın bakışlarını görür gibiyim. Selam üzerine olsun yavrum…

Gönderdiğin fotoğrafın arka planı dikkatimi çekti de… Şehir son derece ışıltılı, renkli, çamlı, kukuletalı… Tuhaf!

Bir yerde vahşet yaşanırken, bir değil binlerce cenaze kalkarken… Düğüne ama cenazeye de hürmeti büyük bir milletin çocuklarıyken… Biz nasıl bu hale getirildik?

“Aklın ve bilimin ışığında…” Tamam çok süslü, çok etkileyici bir slogan da… Tutarlı değil… Hangi akıl, o kadar şişko birinin bacadan sığacağına inandı. Yani, noel babişko genç ve fit olsaydı da saçmaydı da…

Çocukluğumu düşünüyorum. Yatağa yatmışım, uyuyacağım, yorulmuşum sokakta oynamaktan zaten… O da ne? Bacadan inmeye çalışan şişman, kırmızı, yaşlı ve eli torbalı biri… Yani, bacadan hırsız girer diye bilirdik de bu ne? Ne büyük travma…

Senin odanda gece vakti böyle bir şey gördüğümü düşünüyorum…. Bir anne, çocuğunun tehlikede olduğunu hissettiğinde, bambaşka bir varlığa dönüşür… Yani, sanırım o yıl itibari ile geyik arabası semada boş ve üzgün dolaşırdı. Zannediyorum biraz incinirdi.

Neden dokuz tane geyik var mesela? Ağırlığa oranla mı; her on kilodan sonra, on kiloya bir geyik gibi mesela(!) At arabası ilkel diye mi geyik arabası seçildi? Nasıl bir fark var? Geyikler daha mı modern? Yoksa yer çekimine karşı bir yaradılışları var da bize mi öğretmediler? O zaman, “entelektüel” coğrafyalar hesap versin…

Coğrafya demişken… Bir de memleket dizayn etmişler noel babişkoya… Antalya’lıymış… Ağzının tadını biliyor doğrusu… Güzel memleket… Ne mübarek insan ki her millet bir doğum yeri tahsis etmiş kendisine…

İnsanoğlu, yeter ki istesin… Yeter ki kendi çıkarı söz konusu olsun… Geyiği uçurur, dedeyi bacadan sokar… Ha, bu arada neden baba(?) Bence dede… Sakallar o derece beyazlayacak yaşa gelmiş, ama yirmi dört saat ayakta… O kadar ağır bir torba taşıyor ama hiç beli ağrımıyor… Hep dimdik ve tebessümlü… Hiç akıllıca değil… Akıllıca değil ama çok kurnazca…

Bu geyik arabası Filistin’e uğrayacak mı mesela? Öyle ya; her yere gidiyor. Filistin’i de es geçmez herhalde… Üzgünüz, girecek bir baca kalmadı oralarda… Çocuklar da yok artık… Olanlar da… İşte onlar var ya… Büyük kahramanlar… Onları simli kukuletalarla kandıramazsın. Hangi hediye onların aklını başından alabilir ki… Onlar, Kudüs’e gönül vermiş çocuklar… Onların 5 yaşı, bombalar yağarken secdeye gidebilenler… Onlar, attığı taş, ürküttüğü ırkçıya değen yürekler.



Yavrucuğum,

İnsanların kırmızı çizgileri oluyor ya hani…. Bazılarının siyasi partisi, bazılarının futbol takımı, bazılarının atası vs. Bizim kırmızı çizgimiz de bu! Gerçeği kırmızı çizgi edindik… Çünkü gerçekse, sen kim olursan ol; dinin, dilin, ırkın… Gerçek, gerçekleşir…

Çamlarla, babalarla kafamızı karıştırdılar. Birilerinin ticari faaliyetini kabul etmedik diye, ötelendik. E, hani herkes özgürdü… Piyasanın özgürlük anlayışı, o piyasayı oluşturanların çıkarları ile sınırlıdır.

Olay nasıl döndü dolaştı dine, İsa’ya geldi(?) Neden? Konumuz sizin çok para kazanmanızdı? Biz İsa’yı severiz oysa ki… Biz Musa’yı severiz… Biz tüm kitapları kabul ederiz… El yazması kitaplarda seçiciyiz, hepsi bu…

Sizin yalanlarınızı yutmuyoruz; müsadenizle(!)

Ama…

Ne acı ki… çoğumuz, o yalanın kendisi olmuş…. Kafasında kukuleta ile plastik çam ağaçlarının gölgesinde esir düşmüş…

Bize düşen, gerçeği hatırlatmak… Ve birileri cenazede halay çekerken, “en azından sessiz olmalı değil miydiniz” diyebilmek….

ALLAH seni, korusun yavrum…. Bu dönemde genç olmak, büyük cesaret gerektiriyor.

Hoşça kal…

 

  


Yorum Gönder

13 Yorumlar

  1. Yalanın kendisi olmuşuz..

    YanıtlaSil
  2. İnsanlık ile hazlar arasında bu kadar kalır mı insan. Doğruya gerçeğe sahip olmak bu kadar belirgin iken şartlar bu kadar zor olmamalı değil miydi

    YanıtlaSil
  3. “Yutmuyoruz müsadenizle “ … kaleminize sağlık

    YanıtlaSil
  4. Gerçeğin paydasında, gerçekçi bir duruş ile, yönünü ve rengini belli edebilenlerden kalabilmek duasıyla🍃

    YanıtlaSil
  5. 👏🏻👏🏻

    YanıtlaSil
  6. Zor bir zamanda yaşıyoruz ve gençlerimizi bu zamanda avucumuzda ateş tutar gibi zor şartlarda yetiştirmeye çalışıyoruz...ve ne yazık ki dışarıda o kadar bilinçsiz insanlar var ki ...bizim de sürekli dilimizde duamız şu;Allahim her daim bilincimizi açık tutmayı bize nasip et. Evlatlarımızın da bilincini açık eyle ki hayatta en iyi seçimleri yapabilsinler🌸

    YanıtlaSil
  7. Damla Kılıç31 Aralık 2023 12:33

    Bu dönemde genç olmak büyük cesaret gerektiriyor...

    Ne güzel bir bitiş oldu...

    İnşallah cesareti olan gençlerden olabiliriz.

    YanıtlaSil
  8. Kahraman yürekli yavru cennet kuşları
    Selam üzerinize olsun.
    Bizlere de basiret versin Rabbim

    YanıtlaSil
  9. "el yazması kitaplarda seçiciyiz" sonuna kadar da seçici kalacağız. Nesilleri de böyle yetiştireceğiz, hakkın kelamını kitap olarak benimser, kutsal sayarız. Ona uzanan kirli ellerin tuzaklarını illaki bozarız

    YanıtlaSil
  10. Kaleminize sağlık... Güzel bir vakitte güzel bir yazı...

    YanıtlaSil
  11. Doğru yerde cesaretli gençler, evlatlar yetiştirebilmek! Kaleminize sağlık🌺

    YanıtlaSil
  12. Handan Gencer2 Ocak 2024 23:41

    Çok güzel , çok ... Gerçeği kırmızı çizgi kabul etmek .. hak tan yana olabilmek çok güzel ve çok kıymetli . Oradaki küçükler kocaman yüreklere sahipler ya bizler ... Bizlere de aynı bilinci nasip et Allahım . Kaleminize sağlık 🫂🌸

    YanıtlaSil
  13. Gerçeği kırmızı çizgi edinmişiz

    YanıtlaSil