Ömer bu sene ailesiyle beraber Avrupa Turu yapacaktı. Farklı insanlar, farklı memleketler, farklı lisanlar göreceği için çok heyecanlıydı. Ailesi dönem başında, “Eğer bu sene karnende İngilizcen “pek iyi” gelirse o zaman tatile gideceğiz,” demişti. Ömer bütün dönem boyunca sabah akşam sevmediği ders olan İngilizce çalışmış. Sonrasında sever hale gelmiş veöğrenmişti. İngilizce öğrenmek ve konuşmak ona kolay gelmeye başlamış. Hatta neredeyse ailesinin ona verdiği sözü unutmuştu. Okulların kapanmasıyla beraber planlar yapılmış, her şey ayarlanmıştı. Geriye valizleri hazırlamak ve Avrupa otobüsüne binmek kalmıştı.
Yola çıktıklarında ilk soluğu Edirne sınırını geçtikten sonra Yunanistan’da aldılar. Ömer, anne ve babasıyla beraber tur şirketinin anlaştığı tesiste kahvaltıya oturdu.
“Of, çok acıktım anne!” diye karnını sıvazladı Ömer.
“Ben de... Aa geleneksel Yunan kahvaltısı isteyelim mi? Farklı tatlar denemiş oluruz,” diye önerdi annesi.
“Olur!”
Siparişleri geldiğinde Ömer çok şaşırdı.
“Anne bu ne? Hiç kahvaltıya benzemiyor bu,” dedi. Ömer yemek yemeyi çok seviyordu. Fakatalışmadığı tatlara karşı mesafeliydi.
“Buna tiropita deniyor, Ömerciğim. Yani peynirli turta. Yunanistan’da kahvaltıda turta yemek çok meşhurdur. Her bölgenin kendine has turtası vardır,” diye açıkladı annesi.
“Hmm… Anne ben domates, salatalık, zeytin yesem daha rahat ederdim sanki…” diye üzüldü Ömer.
“Ama olmaz oğlum, her memleketin kendine has bir mutfağı vardır. Her zaman alışık olduğumuz şeyleri yiyemeyiz. Buna da uyum sağlamamız gerekir.” dedi babası. “Nasıl yani? Her yerde domates, salatalık, zeytin, peynir, simit, yok mu?” diye sordu Ömer parmaklarıyla sayarak.
Ömer’in annesi onun bu masumluğuna güldü. Hemen tur rehberini çıkarttı ve ona gösterdi.
“Ha ha… Hayır tabi ki anneciğim. Her yerde bu söylediklerin yetişmiyor ki... Mesela bak!Buradan çıktığımızda Makedonya’ya gideceğiz. Oranın da ıspanaklı üsküp çorbası çok meşhur. Sonrasında Macaristan'a gideceğiz. Aa bak! Dobos Torta diye ilginç bir pastaları varmış. Ay Mehmet! Ne olur bir tadına bakalım gidince. Biliyorsun ben tatlıyı çok severim.” diye eşine döndü.“Ama ya sevmediğimiz yiyecekler olursa?” diye sordu Ömer sessizce.
Hiç işin bu kısmını düşünmemişti. Durumu fark eden babası hemen Ömer’e soru sordu.
“Ömerciğim, hatırlıyor musun? İngilizce dersini hiç sevmezdin.”
“Evet! Hem de hiç sevmezdim. Bilmediğim için korkuyordum ama çalışmaya başladıkça anlamaya başladım. Sonra da sevdim. Ben de çok şaşırdım.” diye anlattı Ömer.
“Evet. Bu farklılıklar her zaman kötü değildir. Sadece insan kendisinden farklı olanı tehditgibi algılıyor. Aslında bu farklılıkları yönetebildiğimiz zaman güçlü oluyoruz, değil mi? Mesela sen şimdi hem Türkçe biliyorsun, hem de İngilizce biliyorsun. Senin yaşındaki çoğu çocuk bunları bilmiyor. Sen onlara göre daha güçlü oluyorsun.” diye açıkladı babası.
“Evet!”
“Hayatta bazen anlaşmadığımız insanlarla beraber olmak zorunda kalabiliyoruz. Öyle değil mi? Sen mesela sınıf arkadaşlarınla anlaşabiliyor musun?” diye sordu babası.
“Hayır tabii ki! Emre’yi sevmiyorum mesela. Öğretmen her soru sorduğunda elini kaldırmadan cevap veriyor, biz kızdığımızda da özür diliyor. Ama her seferinde olmaz ki!” diye serzenişte bulundu Ömer.
“Ama beden eğitimi dersinde de aynı takımda beraber oynamıştınız. Döneminizdeki turnuvayı kazanmıştınız, hatırladın mı?” diye sordu babası.
“Yani evet… Aslında tam sevmiyorum diyemem o zaman.”
“Evet işte. Bunlar insanların doğuştan getirdiği özelliklerden kaynaklanan farklılıklar. Biz bizden farklı olan insanları yadırgamayız. İlişkilerimizin bütününde yönetmeyi öğreniriz.Sen sınıf içinde Emre’yle tartışsan da, size bir görev verildiğinde ona uyum sağlaman gerekir. Çünkü insan ilişkilerinde ilk uyum sağlayan kazanır.”
“Hmm… Hiç böyle düşünmemiştim. Şimdi orada uyum sağladığım gibi burada da sağlamalıyım o zaman. Şu turtanın bir tadına bakabilir miyim anne?” diye sordu Ömer.
“Nasıl güzel mi?” diye sordu babası.
“Yani pek tercih etmem ama, bu da farklı bir lezzet. Nasıl uyumlu oldum mu baba?” diye gururlandı Ömer.
“Ha ha... Oldun, oldun. Hadi bakalım otobüse!”
23 Yorumlar
Ellerinize sağlık
YanıtlaSilEllerinize sağlık
YanıtlaSilDeneyimsel Öğretiye kadar bizden farklı olan insanlara tahammülde zorlanıyorduk. Üç aşağı beş yukarı birbirimize yakın olmalıyız diye düşünüyorduk. Oysaki her birimizin bir diğerine göre ne kadar farklı olduğunu öğrendik. İnsan bilmeyince tahammül edemiyormuş. Sana gıcıklığına öyle davranmadığını öğrenince farklı olanı kabul ediyorsun. İlişkilerde ne büyük konformuş meğer…
YanıtlaSilKötü gibi düşündüğümüz farklılıklar aslında bir tat
YanıtlaSilİnsan kendinden farklı olanı tehdit gibi algılıyor gerçekten.. İlk uyumlanan ilişkiyi yönetir..
YanıtlaSilFarklılıklar iyi midir? Çok ilginç …
YanıtlaSilAslında Ömer e hak vermedim de değil. Ama kazanç varsa yolun sonunda yapacak bir şey yok. İlla uyum
YanıtlaSilİnsan hep benzerleriyle beraber olmak ister… Oysa bizi geliştiren şey farklılıklarımız :)
YanıtlaSilFarklılıklar iyidir insanı geliştirir. 🌸Herkes aynı şeyi sevse aynı kıza aşık olsa ayrı yemeyi yese aynı şekilde giyinse hayat tek bizde sıkıcı monoton olmaz mıydı? 🌿Düşünsene sadece peynir var kahvaltıda başka hiçbir şey yok gibi . Beni geliştiren şey benden farklı olan, 🌼 hem de en geliştiren kim biliyor musun en gıcık olduğum kişi. 🙂
YanıtlaSilHayattaki farklılıklar bizim zenginleştirir. Yeter ki doğru faydalı olanı seçebilelim. Uyum bizi her zaman güçlendirir
YanıtlaSilFarklılıklar tehtid değildir zenginliktir
YanıtlaSilÇok başarılı emeğinize sağlık
YanıtlaSilUyumlanmak çok güzel bir ahval… bize bunu da kattın dtö… çok şükür…
YanıtlaSilFarklılıklar iyi gelir, ne anlama geldiğini bilirsek 😊
YanıtlaSilBu makaleyi okurken tıpkı Ömer'in yerinde eşim aklıma geldi ve tebessüm ettim. Bunu eşimde okumalı diye düşünüyorum 😊
YanıtlaSilKaleminize sağlık çok faydalı
İngilizce bilen olma örneği güzeldi ☺️ve uyum saglamanin varolabilmeyle detaylanmasi... Kaleminize sağlık 🌺
YanıtlaSilÇok güzel bir anlatım olmuş elinize sağlık
YanıtlaSilFarkliliklar lehimize ise uyumlu olabilmek bizi nasıl güçlendirdigini ne guzel.anlatmissiniz
YanıtlaSilİnsan birkaç gün güneşli görse yağmur istiyor.. ✨ ya da birkaç gün bulut görse güneşi özlüyor.. Aynı kalamayız.. Hayatta farklılıklar gerçekten zenginliktir.. 🌹
YanıtlaSilEmeğinize sağlık 🤍😊
YanıtlaSilİnsanın farklılıkları kabul edebilmesini kolaylaştıran lehine olması...
YanıtlaSilEllerinize sağlık
YanıtlaSilFarklılıklarımız bizi geliştirir. Bu farklılıkları yönetebilmemiz de gerekiyor. Ve bunun için önce uyum sağlamalıyız. Uyumlanmalıyız. Çünkü ilk uyumlanan kazanır..
YanıtlaSil