PERGEL GİBİ HAYAT

  


PERGEL GİBİ HAYAT

Yine yaz gelmişti… Havva’nın en sevdiği mevsimdi…

Erkenden kalkmış ve kendini sahile atmıştı.

Kışın da güne erken başlardı; ancak günün telaşıyla...

Güneşe selamını hep balkonundan verirdi, bin bir telaşla…

Ama şimdi öyle mi… Okullar tatil olmuş, sahil kentinde oturan ailesinin yanına gelmiş ve kimse ona “Hadi kalk” demeden sabahın seherinde yollara düşmüştü.

Ve güneşe selam veriyordu keyifle…

Selam veren sadece o da değildi…

Sokaktaki kediler köpekler, yürüyüşe çıkan teyzeler amcalar gençler, cıvıldayan kuşlar, denizdeki martılar…

İşte bu kadar kalabalıktılar sahilde güneşe selam verirken…

Hayatın içinde olmak ve bu kadar kalabalığa selam vermek, nedense Havva’yı neşelendiriyordu.

 

O sırada deniz ve gökyüzü de boş durmuyordu; güneşin doğuşunu rengarenk ışık şöleniyle yansıtıyordu…

Mavisi, yeşili, turuncusu, pembesi, sarısı, moru…

“Allah’ım, ne kadar güzel bir manzara… Nasıl da dans ediyor birbiriyle renkler” diyerek kulaklığını takıp yürümeye başladı Havva…

İşte tatilin en keyifli saatleri başlıyordu onun için…

Kulaklığının hep birini takardı.

Neden mi?

Dalganın sesini duyarak denizin kokusunu içine çekmek için…

Cıvıldayan kuşlarla birlikte ağaçları seyretmek için…

Veya bir bisikletli arkadan gelirken “Sağdayız” derken nezaketle gülümsemek için…

Bir kulağını daima açık tutardı; çünkü Havva, hiçbir şeyi kaçırmak istemez, yaşamın tam ortasında kalmayı severdi.

Telefonundan yine güzel bir sohbeti açmış ve “Bakalım bugün kulağımıza neler küpe olacak?” demişti içinden…

Sonra bir anda bir şey fark etti Havva…

Hayatta tam şu andaki gibi değil miydi? Bir yolculuk içindeyiz ve hepimizin bir kulağında yaratıcının sesi diğer kulağında da yaratılanların sesleri var…

Bir kulaklığımız hep doğru olanı fısıldıyor diğer kulaklığımız ise hep daha heyecanlı daha telaşlı…

Bir kulaklığımız hep yolda olmanın, yolcu olmanın ve nereye nasıl varmak gerektiğinin en kazasız belasız halini anlatıyor. Diğer kulaklığımız ise anlık verilerle bizi hep hayatta tutuyor.

Değil mi?

Tam bunları düşünürken kulaklığındaki sohbette de;

Pergelin ucunu nereye sabitlediğine dikkat et. Eğer doğru yere sabitlersen tüm dünyanın haritasını çıkarıp güzel bir yolculuğa çıkabilirsin. Yaratılmış her varlıkla bir şey paylaşabilir, hayatın içinde hep birlikte yolculuk edebilirsin ” dedi.

İşte o an anladı Havva; kulağındaki sesin de, dışarıdaki sesin de nereden geldiğini… Ve gülümsedi. Sabahın o en güzel saatinde, yine duymuştu kulağına küpe olacakları.

Pergelimin ucu neredeydi?

Sağlam mıydı?

Her daim kulağında ALLAH’ ın sesini duymak nasıl olurdu?

Peki, bunu pergelin dönen diğer fırıldak ucuyla nasıl dengeye getirirdi?

İşte yine kafasında deli sorular dönmeye başlamıştı.

“Ne güzel ya… Hayat sen yürümeye devam ettikçe sana bir şeyler fısıldıyor, yol arkadaşları veriyor. Bazen keyiflendiriyor bazen hüzünlendiriyor.  Ama hepsi pergelin dönen ucu gibi;gelip geçiyor.

Dönüp dolaşıyoruz işte hayatın içinde… Peki, biz sabit ucumuzu hiç kaçırmadan bunu yapabiliyor muyuz?

Havva yürüyüşü bitirmiş ve annesinin mahallesine doğru gelmişti. Bakkal amcadan bir gazete ve iki ekmek alıp hayatın dönen ucunda dolanmaya devam edecekti. Belki keyifle belki hüzünle belki neşeyle belki acıyla…

“Nasip” dedi…

Ama yarın sabah kulağına küpe olacak sözü de şimdiden merak ediyordu.

Kulağındaki sohbet devam ediyordu.

” İnsan neye talip olduğunu bilmeli geçici olana talip olursanız; isminiz, başarınız, şanınız şöhretiniz de gelip geçici olur. Geçer gider. Baki olana talip olursanız size de ona göre bir yetenek seti verilir. Size de ona göre kapılar açılır.

Neye talip olduğunu unutmamalı insan…

Geçici dönen pergel ucuna mı? Sabit duran pergel ucuna mı?

 

===

Deneyimsel Tasarım Öğretisi geçmiş deneyimlerle yarını şekillendiren bir gerçeklik ilmidir. Bireylerin problemlerini çözmeleri ve hedeflerine ulaşabilmeleri için ihtiyaç duydukları yöntemleri öğretir.

 

Kim Kimdirİlişkide UstalıkBaşarı Psikolojisi programlarıyla mutlu ve başarılı olmak isteyen insanlara stratejiler sunar.

 


 ===

 

“Milyarlarca insan içinde, “bir” kişinin ne önemi olabilir ki?

 

Bunun cevabını o “bir” kişiye sorun!”

Yahya Hamurcu

 


Yorum Gönder

11 Yorumlar

  1. Kalıcı olana sabitlenebilmek dileğiyle... Bu güzel yazı için çok teşekkürler.

    YanıtlaSil
  2. Pergel ucunun doğru yerde sabitlenmesi duası ile... Emeğinize sağlık ne kıymetli bir yazı 🌸

    YanıtlaSil
  3. Ne güzel bir yazı olmuş. Kaleminize sağlık 🍃

    YanıtlaSil
  4. Gelmekte olanın farkına vararak yaşamak,
    Neydi o? Ölüm
    Peki insan kısacık hayatında neden pergeli sabitlesin?
    Kendi çıkarını en fazla düşünen insan değil miydi?
    Yaradan bize en güzel seti verecekse ki verecek...
    O hâlde🥰 Kaleminize sağlık çok kıymetli bir yazı 🌼

    YanıtlaSil
  5. İnsan neye meylederse ona yaklaştırılır. Ve neye yaklaşorsa ona uyum sağlar. Maşallah, güzel bir anlatım olmuş🥰

    YanıtlaSil
  6. Geçici dönen pergel ucuna mı? Sabit duran pergel ucuna mı? inşALLAH sabit duran uca talip oluyoruz :)

    YanıtlaSil
  7. Neye talip olduğunu unutmamalı insan... Kaleminize sağlık...🌿💧

    YanıtlaSil
  8. İnsan… ah insan…

    YanıtlaSil
  9. Günlük mesajlarımıza dikkat :) Elinize sağlık 🧡

    YanıtlaSil
  10. Sabit duran Baki olana talibiz inşallah

    YanıtlaSil
  11. Basite disipline olup günlük sonuç değerlendirmesi yaparak pergelimizi gerçeğe, doğruyla sabitleyenlerden oluruz inşALLAH

    YanıtlaSil